İnternet/Oyun Bağımlılığı
Dijitalleşen dünyada teknolojinin insan hayatında önemli bir yer kaplaması yadsınamaz bir gerçek. Fakat insan hayatında teknolojiye ayrılan zamanın elbet bir sınırı olmalı. Özellikle çocuklar ve gençler için, gece gündüz bilgisayar başında oturmak, oyunlar oynamak, hatta gözünü kırpmadan saatlerce ekrana bakmak kişiyi sosyal ve kişisel olarak strese sokabilmektedir. Ve kişi kendini bu durumdan alıkoyamadığında bu aşamada internet/oyun bağımlılığı varlığından söz edebiliriz.
İnternet/Oyun Bağımlılığı Nedir ?
İnternet ve oyun bağımlılığı, kişinin olumsuz sonuçlarını bilmesine, kendi yaşamını zora sokacak hale getirmesine ve özellikle oyun oynama isteğini sınırlamaya çalışmasına rağmen kendi iradesini kontrol altına alamayıp bu davranışı devam ettirmesidir. Oyun bağımlılığı aile içi etkileşimi önemli ölçüde etkilemektedir. Özellikle gençlerde aileye ve sosyal çevreye karşı yabancılaşma artmakta ve kişi yalnızlaşmaktadır. İlerleyen boyutlarda ise gençleri kumar bağımlılığı gibi daha üst davranışsal bozukluklara taşıyabilmektedir.
Dünya Sağlık Örgütü 2018 yılında bilgisayar oyunları bağımlılığının “ruhsal sağlık problemi” olarak belirlendiğini bildirmesiyle durum küresel olarak da tanımlanmış oldu.
Bağımlılığın Belirtileri
2016’da yapılan bir araştırma çalışması, internet bağımlılığı olduğu belirlenenlerin (Dr. Young’ın İnternet Bağımlılığı Testini kullanarak) günlük aktiviteleriyle başa çıkmada önemli ölçüde daha fazla sorun yaşadığını buldu. Buna evde yaşam, iş / okulla ilgili görevler ve gerçek dünyada sosyalleşme yetenekleri dahildir. Bu tür bağımlılıklara sahip bireyler, önemli ölçüde daha yüksek miktarda depresyon ve anksiyete semptomları sergiledi.
Belirtiler :
- Kişi gün içerisinde sürekli olarak interneti ya da oynadığı oyunu düşünür ve bulduğu ilk fırsatta internetin başına geçer.
- İnternete girmediğinde kendini eksik hisseder ve duygusal boşluk yaşar.
- Kendi fiziksel şartlarını zorlayarak her seferinde internette daha fazla zaman harcamak ister.
- Daha önceden kendisi için önemli olan aktiviteleri önemsemez hale gelir.
- Kendini kısıtlamak istemesine rağmen bunu başaramaz. Hatta kısıtlama düşüncesi kişiye ciddi ölçüde huzursuz hissettirebilir.
- Kişi çevresinden uzaklaşmaya başlar. Sosyal ilişkilerinde sıkıntı yaşar, hırçınlaşabilir ya da saldırgan tavırlar sergileyebilir.
- Kişinin okul ya da iş hayatında işlevselliği bozulabilir.
- Kişi hareketsiz yaşam nedeniyle kilo alma, göz problemleri, kilo verme, uyku problemleri, stres, kaygı, öfke gibi problemler yaşayabilir.
Bağımlılık Terapisi
Tedavide ilk adım, bir sorunun var olduğunun kabul edilmesidir. Bir sorununuz olduğuna inanmıyorsanız, tedavi olma olasılığınız yoktur. İnternet ile ilgili en önemli sorunlardan biri, genellikle hesap verebilirliğin ve sınırların olmamasıdır. Bir ekranın arkasında saklanıyorsunuzdur. Ancak çevrim içi olarak söyleyebileceğiniz veya yapabileceğiniz bazı şeyler, asla şahsen yapmayacağınız şeylerdir.
Bazen aile ve sosyal çevre bağımlılık konusunda yardımcı olsa da, bağımlılığın arkasında psikolojik nedenler olabilmektedir. Öncelikle bağımlılığa neden olan bu etken bulunmalı ve onun çözümüne yönelik olarak çalışılmalıdır.
İnternet/ Oyun bağımlılığı özellikle çocuklar ve gençler için oldukça tehlikelidir. Kişinin tüm hayatını etkileyecek problemlerle karşılaşmasına neden olabilir. Bu nedenle durumun fark edildiği andan itibaren önlemler almak yaşanacak problemler için hayat kurtarıcıdır. Bunun için ilk andan itibaren bir uzmana başvurmak ve sorunun altında yatan nedenleri de bularak kalıcı bir çözüm sağlamak en iyisi olacaktır.
Tedavide, bağımlılığın şiddetine ve bireyin davranışlarına bağlı olarak gelişen terapi süreci etkili olacaktır. İlk adım, uzman bir bağımlılık terapisti ile süreci planlamaktır.Ayrıca davranışlar ile ilgili endişelerinizi ifade etmektir. Terapi genellikle, anksiyete, depresyon ve / veya obsesif-kompülsif bozukluk gibi mevcut olabilecek herhangi bir eş zamanlı bozuklukla birlikte bağımlılığın tedavisine dahil edilmektedir.