fbpx
Taping Yöntemi – Blokajlar

Taping Yöntemi – Blokajlar

Bölüm 5

Olumsuz duygular, enerji bedenimizde blokajlar yaratır. Taping, bu blokajları kaldırarak enerji bedenindeki enerji akımının sürekliliğini sağlar. Rüya’nın başındaki ağrı aslında başka yollarla anlatamadığı öfkenin ifade edilme şekliydi. Yaşadığı stres kronikleştikçe, ağrı da kronikleşmiş ve ağırlaşmıştı. Düşüncelerimiz duygularımızı, duygularımız davranışlarımızı etkiler. Bunun tersi de söz konusudur. Yani bunların birbirinden bağımsız olduğunu düşünemeyiz. Yapılan çalışmalar, her hastalığın altında yatabilecek duygusal travmaların sınıflandırılması konusunda bize yardım etmektedir. Bununla birlikte yaptığım gözlemlerde, travmanın bizde yarattığı duygunun bileşenlerinin bazen bizi farklı bir sonuca götürdüğünü gördüm. Bu yüzden bu genellemeleri göz önüne almakla birlikte, kural olarak kabul edemeyiz. Burada olduğu gibi ağrı, öfke gibi çok kuvvetli bir duygunun sonucu oluşmuş olabilir ve inanın ki bu gruba dahil olanlar çoğunluktadır ama yine söylüyorum, genellemeleri yanlış buluyorum, yine de aklımızda olması açısından küçük notlar vereceğim.

Bilinçaltı

Öfke sonucu oluşan ağrılarda suçluluk duygusu, bedenini cezalandırma, korku, değersizlik duyguları içeren stres kaynakları da çokça bulunmaktadır. Ben sık sık hastalarıma sorunu yaratan kaynağın, Pandora’nın kutusu gibi olduğunu, içinden ne çıkacağını ne onların ne benim bilemeyeceğimizi söylerim. Tabii bir fikrim her zaman vardır ama sürprizlere de açığımdır.Rüya ikinci kez geldiğinde denemek istediğini, çalışmaya hazır olduğunu söyledi. Bu arada olayla ilgili daha çok şey hatırlamaya başlamıştı. Bilinçaltı böyle bir şeydir. Bir kapıyı araladığınızda, o odanın içini daga rahat görmeye başlarsınız sonra odanın ucundaki diğer kapıyı görüp ona ulaşırsınız. Gittikçe berraklaşır hafıza. Çalışmaya başladığımızda Rüya’dan gözlerini kapayarak o gün yaşadığı her şeyi hatırlayıp kendisini orada hissetmesini, bedeninin içinde olmasını ve gördüğü, duyduğu, hissettiği şeyleri bana aktarmasını istedim. Artık eski, donuk ifadesi yoktu. Kızgın ve öfkeli bir ifadeyle taciz anında donup kaldığını, itiraz edemediğini, müdürün “Sen de istiyorsun, nazlanma.” diyen sesini, onu iterken masadan düşen meyve tabağının sesini hatırladı. Tabakta hangi meyvelerin olduğunu sorduğumda durdu ve çilekleri hatırladı.

 

Devam edecek…

Görüşlerinizi yazın.

Your email address will not be published.