
Sınav Kaygısı
02/03/2024
Anne-Baba Ayrılığı ve Öfke Kontrol Bozukluğu
02/03/2024
17 yaşındaki Beste yurtdışında yaşıyordu. Anne babası önceden yerleşmişti. O gitmemiş, anneannesiyle kalmıştı. Sonra yeni bir kardeşi olmuş, ailesi onlara yardımcı olması için onu da yanlarında götürmüşlerdi. Aslında gitmek istemiyordu. Burada dersleri çok iyiydi. Arkadaşları vardı. Kuzenleri ile mutluydu. Ama ailesiyle olmak da güzel olabilirdi. Yani pek de bir önyargısı yoktu. Sonra ne olduysa, okula başlayınca oldu. Hiç bir sınavı iyi geçmiyordu. Hep stres yapıyordu. Soruyu anlamayacağım, yanlış yazacağım, zamanı yetiştiremeyeceğim, herkes çok hızlı, ben onları yakalayamayacağım, öğretmenler yazdıklarımı okuyunca benimle dalga geçecek gibi duygular taşıyordu sınavlarda.
Sınav anında da heyecanlanıyor ve gerçekten yapamıyordu. Birkaç sene tekrarı olmuştu. Bu yıl son hakkıydı. Eğer yapamazsa okuldan ayrılmak zorunda kalacaktı. Oysa okumayı çok istiyordu. Buradayken sınıfın en başarılı çocuklarındandı. Sorun Almancaydı. O dile hakim olamıyordu. Normalde her şeyi anlıyor ama konuşurken bile heyecan yapıyordu.
İlk heyecanı nerede yaşadığını sorduğumda, “Ailem beni yaz okuluna dil öğrenmem için göndermişti. Orada benim gibi hep yabancı çocuklar vardı ama tek Türk bendim. Onlar kendi aralarında konuşabiliyorlardı. Ben hiçbir şey anlamıyordum. Biraz anlamaya başladığımda, kendime güvenim gelmişti. Sonra bir gün bizi gezmeye götürdüler. Orada bulunduğumuz yerin meydanında çember yapıp oturduk. Eğitmen hepimize tek tek sorular sordu. Sıra bana geldiğinde, ben güvenle cevap vermiştim. Ama herkes bana gülerek, alayla bakıyordu. Eğitmenin sorduğu soruyu çok yanlış anlamıştım ve komik duruma düşmüştüm. Orada çok kötü hissettim. Zaten kuzenlerim bana, Almancanın çok zor olduğunu; orada undergrand sınıfa (oradaki düşük zeka seviyeli çocukların gittiği sınıf) yerleşebileceğimi söylemişlerdi. Onların dedikleri çıktı galiba” dedi.
İlk girdiği sınavda heyecan ve stresten çoğunu yapmamış, düşüncesi daha da pekişmişti. Sonrasında yaşadıkları tamamen aynı plağın tekrar tekrar çalmasından ibaretti. Girdiği bu durumdan kendini çıkaramıyordu. Bu sene son sınav hakkını kullanacaktı. Kendini aptal gibi hissediyor ve kızıyordu. Ailesine onu Almanya’ya getirdikleri için; bunları yaşamasına sebep oldukları için kızıyordu. Geleceği mahvolduğu için kızıyordu. “Hayallerim yıkıldı” diyordu.
Beraber, kuzenleriyle yaptığı konuşmaya ait duygularını çalıştık. Orada gerçekten korkmuş ve etkilenmişti. Sonra kurs ortamındaki rezil olma duygusunu boşalttık; ilk sınavlarına ait duygu ve düşünceleri temizledik. Çok rahatlamıştı. “Galiba yapacağım bu sınavda. Uzun süredir kaybettiğim güvenim geri geldi” dedi. Aylar sonra, başka bir sıkıntısıyla ilgili tekrar görüştüğümüzde, sınavlarını verdiğini ve okula devam hakkı kazandığını söyledi.