Çocukluk Çağı Stresleri
02/03/2024Başka Bir Obsesyon – Kaka Takıntısı
02/03/2024Ali bana geldiğinde, 17 yaşlarında lise son sınıf öğrencisiydi. Bu yaşlardaki öğrencilerle çok çalışmıştım. Genelde sınav performansı ile ilgili geliyorlardı. Bu kez de öyle olduğunu düşünmüştüm. Danışan çocuk bile olsa, seansları bire bir yapıyorum. Çok nadiren, fiziksel engelli, konuşma engelli ya da felçli kişilerin seanslarında yardım aldığım oluyor. Özellikle çocuklarda güven hissi oluşana kadar, aileyi içerde tutuyorum ve hastanın onayıyla çıkarıyorum.
Çocuklarda önce aileyi dinleyip onların olaya bakışını alırım. Ali’nin annesi, oğlunun çok başarılı ve iyi huylu bir çocuk olduğunu, babasını Ali küçükken kaybettiklerini, evde oğlu ve annesiyle beraber yaşadıklarını, herhangi bir sorunları olmadığını söyledi. Yaklaşık 6 yıl önce Ali’nin sorunlarının başladığını, önceleri anlamadıklarını ama sonra dikkatlerini çekmeye başladığını, yavaş yavaş çevrelerindeki kişilerin de öğrendiklerini söyledi. Doktora gittiklerinde önce böbrekten şüphelenmişlerdi, sonra tiroit olabileceğini söylemişlerdi. Ama yapılan tüm tahlilleri temiz çıkmıştı. Her yere danışmışlardı ama bir netice alamamışlardı. Sorunun psikolojik olabileceğini söylemişlerdi ama bunun için verilen tedavi de işe yaramamıştı. Aksine aldığı ilaçlar Ali’nin daha da içe kapanmasına neden olmuştu. Şimdi üniversite sınavına hazırlanıyordu ve sınavda bir takım kurallar vardı. Bu kurallara uymak Ali için çok sıkıntıydı. Özel bir yerde sınava girmesi için dilekçe vermişlerdi ama yanıt daha gelmemişti.
Problemin ne olduğunu anlamamıştım ama sıkıntının boyutu yüksekti. Bu arada Ali sürekli suyundan yudumluyor ve kollarına dokunarak kontrol ediyordu. Anne bizi yalnız bıraktığında, Ali’ye niçin burada olduğunu sordum. Ali bıkkın bir şekilde sürekli su içmesi gerektiğini, içmezse ölebileceğini hissettiğini söyledi. Bunun nasıl olacağını sorduğumda “Su içmezsem vücudum susuz kalacak, organlarım iflas edecek. Cildim susuz kalıp cildi pul pul dökülecek. Sürekli cildimi nemli tutmam lazım” dedi. Bana bakarak, “Biliyorum çok saçma gözüküyor ama içmezsem bunların olacağına inanıyorum” diye ilave etti.
Ali, net bir tablo yaratmıştı ve inancı tamdı. Genelde yaşanılan olaylar üzerinde bu tarz kesin tanılar kazanırız. Genelde böyle bir endişe göçük altında uzun süre susuz kalma, mahsur kalma gibi durumlarda mümkün olabileceği için, ona böyle bir şey yaşayıp yaşamadığını sordum. Yaşamadığını söyledi. Başkasının bu tarz bir durumunu görüp, işitip, şahit olup olmadığını sordum. Olmadığını ama herkesin vücudunun faklı olduğunu o içmezse onda olabileceğini söyledi.
Uykuda susuz kaldığını söylediğimde, yatmadan bol su içtiğini, başucunda su bulundurduğunu ama yine de huzursuz uyuduğunu söyledi. Oldukça sıra dışı bir obsesyondu Ali’nin yaşadığı… Beraber çalışmaya başladık.
Düşünceleri:
-Susuz kalma riskime rağmen
-Havasız kalma riskime rağmen
-Organlarımın iflas etme riskine rağmen
-Derimin pul pul olup, dökülme riskine rağmen
-Ölme riskime rağmen
Duyguları:
-Bu duygu beni çok korkutmasına rağmen
-Kendimi huzursuz hissetmeme rağmen
-Hayatımı etkilemesine rağmen
-Ailemi üzmesine rağmen
-Herkesin bana garip bakmasına rağmen
Bedensel:
-Derimin kurumasına rağmen
-Kalbimin çok çarpmasına rağmen
-Nefesimin kesilecek gibi olmasına rağmen
Bir kaç tur geçmesine rağmen Ali çok az da olsa rahatlamıştı. Rahatlamaya başladığını söylediğinde, suyunu elinden alıp uzaklaştırdığımızda yeniden huzursuz oluyordu. Çalışmayı kestik. Gözlerini kapamasını ve bu yaşayacağını düşündüğü olayı nerede gördüğünü hatırlamaya çalışmasını söyledim. Ona gazetede, internette, böyle bir haber olup olmadığını sordum. Çünkü haber kirliliğinin maksimum olduğu, denetimin olmadığı bu alan çocuklar ve gençler için tehlikelerle doluydu. Düşünmesini, gözünün önüne getirmesini istedim. Hatırlamadığını söyledi.
Tekrar gözünü kapatıp susuz kaldığını ve bedeninin değişmeye başladığını hissetmesini, hayal etmesini istedim. Bana anlatmasını söyledim. Ali yüzünü buruşturdu. Bedenini kıpırdatmaya başladı. Elleri, kollarında geziniyordu ve kollarından pul pul derinin döküleceğini söyledi. Birden durdu. “Evet, ben bunu görmüştüm daha önce” dedi.
Genelde olayı hayal edip içine girdiğimizde, bilinçaltı daha önce yaşadığı anlara götürür bizleri… Ali’de de öyle oldu. Yıllar önce bir bilim-kurgu filminde, karakterlerden birinin suyuna ilaç atıldığını, bu suyu içen karakterin tüm vücudundan suyun çekilip korkunç bir şekilde öldüğünü izlemişti. Hatta kollarında derisi pul pul dökülmüştü. “O sahneyi çok net hatırlıyorum çünkü çok kötü olmuştum izlerken… Şimdi hatırladım” dedi.
Evet, olayın kaynağını yakalamıştık. Ali izlediği sahneyi içselleştirmiş ve yaşadığı stresle bilinçaltına kaydetmişti. Susuz kalmamalıydı, yoksa cildi pul pul dökülür, organları iflas ederdi…
Beraber bu olayın üzerinden gittik. Aynı anı, kare kare yaşadık ve temizledik. Taping sonrası Ali çok rahatlamıştı. Sürekli bedenine dokunuyor ve “İyiyim ben” diyordu. Şaşkındı. Vedalaştık, ayrıldı.
Daha sonra annesi ile yaptığımız görüşmelerde, Ali’nin tamamen normale döndüğünü duymak beni çok memnun etti. Sınav için başvurusu kabul edilmişti ama artık gerek kalmamıştı.
Ebeveynler olarak çok dikkatli olmalıyız. Çocuklarımızın izlediği, oynadığı oyunlar bazen en tehlikeli silahlardır. Mutlaka kontrol edelim. Özellikle şiddet, korku içerikli oyun ve filmlerden onları uzak tutalım.