fbpx
Ben Kirliyim

Ben Kirliyim

Ben Kirliyim

Saadet hanım kapalı bir hanımdı. Yüzünde hiç makyaj yoktu. “Çok zor durumdayım, bana yardım edin lütfen. Ben yıllardan beri kirliyim, pisim, cenabet geziyorum. Ne kadar yıkansam yine de temizlenmediğimi hissediyorum. Bana kimse dokunmasın istiyorum. Bana dokunurlarsa kirliliğim ona da geçecek, onun günahını da taşıyacağım diye çok korkuyorum. Bu yüzden eşimi yanaştırmıyorum kendime. Tek çocuğumu bile emziremedim, onu da kirletmemek için. Dokunamadım bile doğru düzgün. Annem büyüttü onu. O yüzden hep kendimi suçluyorum. Hayattan hiç zevk almıyorum. Allah korkum olmasa intiharı bile düşünüyorum. Allah’a hep dua ediyorum her namazımda, ya kurtar beni bu illetten ya da al canımı diye. Namaz kılarken bile, Allah’ın huzuruna abdestsiz çıkmış gibi hissediyorum. Allah beni taşa çevirse yeri var gibi hissediyorum. Hocalara, evliyalara, doktorlara, herkese gittim. Hiçbir şey iyi gelmedi. Sürekli yıkanıp abdest almaktan banyodan çıkamaz oldum. Yaşadığım hayat, hayat değil.” diyordu. Saadet hanımın hissettiği bedensel değil ruhani boyutta bir kirlilikti. Kapalı bir aileden gelmişti ve dini kurallar yaşamında hep önde olmuştu. O yüzden bunları yaşamak çok daha zor geliyordu ona. Gusülsüz olma düşüncesinin ona ne hissettirdiğini sorduğumda “Müslümanlığım sorgulanır. Bir müslüman abdestsiz gezmez.” dedi.

Bu onun için yaşamının sorgulanmasıyla eşdeğerdi. Eşine bile anlatmamıştı ne hissettiğini. Ne kadar süredir böyle olduğunu sorduğumda evlendiğinden beri böyle hissettiğini söyledi. Eşi ile cinsel problemi olmadığını, onun çok anlayışlı yaklaştığını ama ilk günden beri bu duyguyla yaşadığını, beraber olduklarında abdest dahi alsa cenabet ve kirli hissettiğini söylüyordu.

Yaptığımız çalışmada, 17 yaşında evlendiğini, 13 yaşından itibaren evlenene kadar mastürbasyon yaptığını ama kapalı bir ailede yaşadığı için yaptığının ne olduğunu evlenene kadar anlayamadığını anlattı. Evlendiği gün, eşi ona cinsel rahatlama olduğunu mutlaka boy abdesti alması gerektiğini yoksa cenabet gezeceğini, ibadetlerinin küfür olacağını söylemesi ile yaptığının ne olduğunu idrak edip çok kötü hissetmişti. “Bütün ömrüm cenabet geçti. Namazlarım, oruçlarım küfür oldu. Ben kirlendim.” diye düşünmüştü. Danıştığı bir hocanın “Abdestsiz gezenin cenazesi bile kılınmaz. Onun müslümanlığı sayılmaz.” demesi üzerine, artık yıkansa dahi abdestinin geçersiz olduğunu hissetmesine sebep olmuş. Tek tek, bu yaşadığı duygu ve düşüncelerin yarattığı anlara gidip stresleri boşalttığımızda, Saadet hanım ilk defa rahatladığını ve iyi hissettiğini söylüyordu. “Yediğim bir lokma ekmeğin tadını alacağım inşallah.” diyerek vedalaştı. Tekrar görüştüğümüzde her şeyin normale döndüğünü söylüyordu.

Görüşlerinizi yazın.

Your email address will not be published.